sure (sıfat) Elbette, kesinlikle, muhakkak, emin olmak I am sure that we can handle this job. (Eminim ki bu işin üstesinden geleceğiz.) Do you want to come with me to the balcony? – Sure, I do. (Benimle birlikte balkona gelmek ister misin? – Elbette isterim.) Are you sure about that? (Bundan emin misin?) Please be sure to close the windows before you leave. (Lütfen çıkmadan önce pencereleri kapattığından emin ol.) Sağlam, güvenilir I drew a…

İngilizce sıfatlar, tıpkı Türkçede olduğu gibi isimlere nitelik ve nicelik kazandıran kelimelerdir. İngilizcede sıfatlar nitelik, belirtme ve iyelik olmak üzere üç ana grupta incelenir. İngilizcede sıfatlar, niteledikleri ismin tekillik/çoğulluk durumuna göre değişmezler. Örnek: This college has clever students. (Bu üniversitenin zeki öğrencileri var)              clever: zeki https://youtu.be/PFKpY-KYmDM İngilizce Niteleme Sıfatları Niteleme sıfatları nicelik olarak en kalabalık sıfatlar grubunu oluşturmaktadır. Türkçedeki gibi isme nitelik kazandırırlar ve ismin gerek somut gerekse soyut özelliklerini ifade ederler. Niteleme…

in (zarf) İçeri, içinde, iç, dahili Henry insisted I go in and drink a cup of coffee, I couldn’t say no to him. (Henry içeri girip bir fincan kahve içmem için ısrar etti, ona hayır diyemedim.) My friend Andy and Martin couldn’t believe their eyes when they saw what was going on in the house. (Arkadaşım Andy ve Martin içeride neler olduğunu gördüklerinde gözlerine inanamadılar.) In their house, every day was like a carnival. (Onların…

Hemen e-posta adresini gir, 3 ücretsiz İngilizce dersini e-posta adresine gönderelim!
57 SAATTE AKICI İNGİLİZCE