Hate Türkçe ne demek?

hate (fiil)

  1. nefret etmek, kin beslemek
  • I hate summer. I am more like a winter person.
    (Yazdan nefret ederim. Ben daha çok kış insanı gibiyim.)
  • John and Samanta always hated each other. They can’t work at the same job.
    (John ve Samantha birbirlerinden her zaman nefret ettiler. Aynı işte çalışamazlar.)
  • Since I was a little child, I hate speaking in public.
    (Küçüklüğümden beri toplum içinde konuşmaktan nefret ediyorum.)
  • Student: What is the meaning of hate?
    (Öğrenci: Hate ne demek?)

    Teacher: Hate means to dislike.
    (Öğretmen: Hate nefret etmek demektir.)

hate (isim)

  1. nefret, kin
  • You could see the hate in her eyes while she was staring at Jimmy.
    (Jimmy’ye bakarken gözlerindeki nefreti görebiliyordunuz.)
  • Every time I think about Nancy, I can feel the feeling of hate is growing much stronger.
    (Nancy’yi her düşündüğümde nefret duygusunun çok daha güçlendiğini hissedebiliyorum.)
  • I don’t have any hate for him.
    (Ona karşı hiç nefretim yok.)

Hate Kelimesi ile Oluşturulan Kalıplar

  • hate to tell: ağzı varmamak
  • plant seeds of hate: nefret tohumları ekmek
  • hate one’s guts: tiksinmek
  • be full of hate: nefret duymak
  • pet hate: en çok nefret edilen

Hate ile Benzer Kelimeler

  • loathe
  • detest
  • abominate
  • loathing
  • detestation
  • hatred
  • dislike

Hate ile Zıt Anlamlı Kelimeler

Akıcı İngilizce Konuşmaya Hazır Mısın? 3 Ayda İngilizce Öğren!
57 SAATTE AKICI İNGİLİZCE