fever (isim)
- Ateş
- Jacob has got a slight fever. Doctor says that he needs to rest.
(Jacob’ın hafif ateşi var. Doktor dinlenmesi gerektiğini söyledi.) - The first symptoms of coronavirus disease are fever, cough, and headaches.
(Koronavirüs hastalığının ilk belirtileri ateş, öksürük ve baş ağrısıdır.) - If you have a fever you should drink a lot of water.
(Eğer ateşin varsa çok su içmelisin.) - Jessica’s fever goes down for a while but then comes back up again every night.
(Jessica’nın ateşi bir süreliğine düşüyor ama sonra her gece tekrar yükseliyor.) - Student: What is the meaning of fever?
- (Öğrenci: Fever ne demek?)
- Teacher: Fever means fire.
- (Öğretmen: Fever ateş demektir.)
- Heyecan, telaş
- Election fever is all around the country right now.
(Seçim heyecanı şu anda ülkenin her yerinde.) - Because of the final match, we are in the grip of football fever.
(Final maçı nedeniyle futbol heyecanı içindeyiz.)
Fever Kelimesinin Diğer Sözcüklerle Kullanılmasıyla Ortaya Çıkan Yapılar
- Get a fever: Ateşi olmak
- One’s fever go up: Ateşi yükselmek
- Reduce fever: Ateş düşürmek
- Bring down the fever: Ateşini düşürmek
- Yellow fever: Sarı humma
Fever Ne Demek? Fever Kelimesi ile Benzer Anlamlı Kelimeler
- Temperature
- Shivering
- Delirium
- Fire
- Fervor
- Heat
- Turmoil
Fever Ne Demek? Fever Kelimesi ile Zıt Anlamlı Kelimeler
- Frigidity
- Dullness
- Calmness
- Chill
- Freeze
- Peace
- Calm