talk (fiil)
- Konuşmak, sohbet etmek
- I saw your mother in the shopping mall yesterday and we talked about you and our sad broke up.
(Dün alışveriş merkezinde anneni gördüm ve senden ve üzücü ayrılığımızdan konuştuk.)
- Do you remember night that we talked about everything whole night without a break.
(Seninle sabaha kadar her şey hakkında, hiç ara vermeden konuştuğumuz geceyi hatırlıyor musun?)
- Student: What is the meaning of talk?
(Öğrenci: Talk ne demek?)
Teacher: Talk means to speak.
(Öğretmen: Talk konuşmak demektir.)
talk (isim)
- Konuşma, sohbet
- Please wait for me when the meeting is over. We have to make a serious talk about your work performance.
(Lütfen toplantı bittiğinde beni bekle. İş performansın hakkında ciddi bir konuşma yapmalıyız.)
- The professor made a talk with whole class because of the bad results of last final exam.
(Profesör bütün sınıfla en son yapılan final sınavının kötü sonuçları nedeniyle bir konuşma yaptı.)
- I was very comfortable with you during this talk and I have never been such comfortable on my first dates.
(Seninle bu sohbet esnasında oldukça rahattım ve ilk buluşmalarımda hiç bu kadar rahat hissetmemiştim.)
Talk Ne Demek? Talk Kelimesi ile Eş Anlamlı Kelimeler
- Declaim
- Descant
- Discourse
- Expatiate
- Harangue
- Lecture
- Orate
- Speak
Talk Ne Demek? Talk Kelimesi ile Zıt Anlamlı Kelimeler
- Listening
- Silence
- Suppress
- Quiet
- Deaf