sing (fiil)

  1. Şarkı söylemek, söylemek, şiir okumak
  • My son is singing now at the school concert.

(Oğlum şu anda okul konserinde şarkı söylüyor.)

  • When her favorite singer sings a song, she almost screams.

(Onun en sevdiği şarkıcı şarkı söylediğinde neredeyse çığlık atar.)

  • Alice loves to sing when she is having shower.

(Alice duş alırken şarkı söylemeyi sever.)

  1. Şakımak, ötmek, vızıldamak
  • Our canary is singing every morning.

(Kanaryamız her sabah ötüyor.)

  • He is singing like a warbler.

(O, bülbül gibi şakıyor.)

Sing Fiilinin Diğer Sözcüklerle Kullanılmasıyla Ortaya Çıkan Yapılar

  • Sing somebody’s praise: Göklere çıkarmak
  • Sing another tune: Alttan almak
  • Sing one’s heart out: Derdini anlatmak
  • Sing before breakfast, you’ll cry before night: Dereyi görmeden paçayı sıvamak
  • Sing small: Yelkenleri suya indirmek
  • Sing out: Bağırmak
  • Sing out: Detone olmak

Sing Kelimesi ile Eş Anlamlı Kelimeler

  • Whistle
  • Sound
  • Warble
  • Carol