sing (fiil)
- Şarkı söylemek, söylemek, şiir okumak
- My son is singing now at the school concert.
(Oğlum şu anda okul konserinde şarkı söylüyor.)
- When her favorite singer sings a song, she almost screams.
(Onun en sevdiği şarkıcı şarkı söylediğinde neredeyse çığlık atar.)
- Alice loves to sing when she is having shower.
(Alice duş alırken şarkı söylemeyi sever.)
- Şakımak, ötmek, vızıldamak
- Our canary is singing every morning.
(Kanaryamız her sabah ötüyor.)
- He is singing like a warbler.
(O, bülbül gibi şakıyor.)
Sing Fiilinin Diğer Sözcüklerle Kullanılmasıyla Ortaya Çıkan Yapılar
- Sing somebody’s praise: Göklere çıkarmak
- Sing another tune: Alttan almak
- Sing one’s heart out: Derdini anlatmak
- Sing before breakfast, you’ll cry before night: Dereyi görmeden paçayı sıvamak
- Sing small: Yelkenleri suya indirmek
- Sing out: Bağırmak
- Sing out: Detone olmak
Sing Kelimesi ile Eş Anlamlı Kelimeler
- Whistle
- Sound
- Warble
- Carol