serenity (isim)
- Sukünet, sakinlik, huzur, dinginlik
- When you find serenity and happiness, everything will be fine.
(Huzur ve mutluluğu bulduğunda her şey yoluna girecek.) - Inside the cafe, there was a feeling of serenity.
(Kafenin içinde bir dinginlik hissi vardı.) - Serenity of mind and heart is important more than anything in the world.
(Aklın ve kalbin suküneti dünyadaki her şeyden daha önemlidir.) - Your soulmate should give you serenity.
(Ruh eşiniz size huzur vermeli.) - I love going to he mountains every weekend for serenity.
(Sakinlik için her hafta sonu dağlara gitmeyi seviyorum.) - There was serenity in my mother’s smell.
(Annemin kokusunda huzur vardı) - If you continue in a job you don’t like, you won’t find the serenity you are looking for.
(Eğer sevmediğin bir işte devam edersen aradığın dinginliği bulamazsın.)
Serenity Kelimesinin Diğer Sözcüklerle Kullanılmasıyla Ortaya Çıkan Yapılar
- Serenity prayer: Huzur duası
- Mare serenitatis (sea of serenity): Durgunluk denizi (gökbilim terimi)
Serenity Kelimesi ile Eş Anlamlı Kelimeler
- Calmness
- Calm
- Composure
- Peace
- Tranquillity
- Collectedness