left (sıfat) Sol Bir kişinin ya da nesnenin kuzeye bakarken batıda olan bir şeyin üzerinde, ona doğru ya da onunla ilgili bir şeyi ifade etmesidir. His left arm was broken. (Onun sol kolu kırılmıştı.) Radikal, reformcu veya sosyalist görüşleri destekleyen bir kişi veya grupla ilgili de kullanılabilmektedir. He was very interested in left politics. (Sol siyaset ile oldukça ilgilenen bir insandı.) Bırakılan, bırakılmış, kalmış Is there any milk left in the refrigerator? (Buzdolabında hiç süt…

İngilizce seviyeleri, İngilizce bilip bilmediğinizi test etmek adına genellikle kullanılan faktörlerdir. İngilizceyi kullanma becerilerinizin ne denli iyi – kötü olduğunu tespit etmeye yarayan seviyelerin farklı şekillerde sınıflandırıldığını ifade etmek gerekir. Başlangıç seviyesinden ileri seviyeye kadar 6 farklı aşaması bulunan İngilizce seviyelerini öğrenmek istiyorsanız sizler için hazırladığımız bu şahane rehberi detaylı bir şekilde inceleyebilirsiniz. https://youtu.be/XRLML9-SPaQ İngilizce Dil Seviyeleri A1 – Beginner: Başlangıç SeviyesiA2 – Elementary: Temel SeviyeB1 – Pre Intermediate: Orta Seviye ÖncesiB2 – Intermediate: Orta…

forever (zarf) Daima, ilelebet, ebediyen, sonsuza kadar, sonsuza dek, her zaman Human beings can not live forever.(İnsanlar sonsuza kadar yaşayamaz.) Susan and Jim are going to be best friends forever.(Susan ve Jim sonsuza dek en yakın arkadaş olarak kalacaklar.) Jane told her only secret to Sean and Sean promised her to keep his secret forever.(Jane, Sean’a tek sırrını söyledi, Sean ise Jean’in sırrını ilelebet saklayacağına söz verdi.) If you don’t want to lose him forever,…

Hemen e-posta adresini gir, 3 ücretsiz İngilizce dersini e-posta adresine gönderelim!
57 SAATTE AKICI İNGİLİZCE