really (zarf) Gerçekten, hakikaten, cidden I went to the hospital and it was really crowded. Public health is not good at all. (Hastaneye gittim ve gerçekten kalabalıktı. Halk sağlığı hiç iyi durumda değil.) I made a turkey sandwich yesterday with an avocado and sweet onion sauce and it was really delicious. (Dün avokado ve tatlı soğan sosuyla bir hindili sandviç yaptım ve hakikaten çok lezzetli oldu.) The girl I met in the librarywas really pretty…

How much ve how many İngilizcede bir şeyin miktarına yönelik soru sormak üzere kullandığımız bir kalıptır. İngilizce öğrenmeye karar verildikten sonra gerek konuşmalarda gerekse yazışmalarda çok karşılaşacağınız bu kalıpları öğrenmek miktarla ilgili soru sorarken ve sorulara cevap verirken işinize yarayacaktır. Konu anlatımına ve cümle örneklerine değinmeden önce ‘’How Many’’ ve ‘’How Much’’ arasındaki farkı bilmek çok önemlidir. Bu fark şu şekildedir: ‘’How Many’’ sayılabilen yani countable nesnelere yönelik kullanılmaktadır. Örneğin size orada kaç tane sandalye…

pride (isim – fiil) Gurur, haysiyet, övünç, şeref (isim) I may have no wealth but I still have my pride. (Servetim olmayabilir hala gururum var.) My son is the pride of the family. (Oğlum, ailemizin gururudur.) His mother has too much pride. (Onun annesi çok gururludur.) Gurur duymak, iftihar etmek, övünç duymak I take pride in my niece. (Yiğenimle gurur duyuyorum.) Josh’s parents are hurting his pride with their accusations in these days. (Josh’ın ailesi…

İngilizce Öğrenme Rehberiniz:
Güncel Yazılar, İpuçları ve Kaynaklar

SON GÜN! İngilizce Eğitimde NET %50 İNDİRİM!
SON GÜN! İngilizce Eğitimde NET %50 İNDİRİM!