Believe Türkçe ne demek? believe (fiil) inanmak, kanmak, inancı olmak, yemek, sanmak, zannetmek If you don’t believe my excuse, then listen the voicemail that I lefted at your machine 2 days ago.(Mazeretime inanmıyorsan, 2 gün önce çağrı cihazına bıraktığım sesli mesajı dinle.) When you truly believe something, there are no difficulties and glitches that can stop you.(Bir şeye gerçekten inandığınızda, sizi durdurabilecek zorluklar ve aksaklıklar yoktur.) I really believed the lie that he went on…

Secret Türkçe ne demek? secret (isim) sır He does not tell his father that he had a car accident, he will remain a secret between us.(Babasına araba kazası geçirdiğini söylemiyor, aramızda sır olarak kalacak.) Don’t tell her I helped her with her homework, let’s keep it a secret between us.(Ona ödevine yardım ettiğimi söyleme, bunu aramızda sır olarak saklayalım.) gizem None of us could understand the secret in our next-door neighbor’s family.(Yan komşumuzun ailesindeki gizemi…

Hava durumu hepimizin hayatında, yapılacak planlarımızda çok önemli rol oynar. Planlarımızı o günün hava durumuna göre yaparız. Açık hava bir mekânda bir aktivite yapacağımız zaman havanın güneşli olmasına; kar, yağmur ve fırtına olmamasına dikkat ederiz. Sabahları işimize, okulumuza gitmeden önce giyeceklerimizi de hava durumuna göre belirleriz. Hava yağmurluysa ya da karlıysa hava durumuna bakarak önceden tedbirli oluruz ve daha kalın kıyafetlerimizi giyer, yanımıza şemsiyelerimizi alırız; hava güneşliyse daha ince kıyafetlerimizi giyer, şapkamızı alırız. Sonuç olarak…

İngilizce Öğrenme Rehberiniz:
Güncel Yazılar, İpuçları ve Kaynaklar

Kasım Fırsatı Başladı! İngilizce Eğitimde NET %50 İNDİRİM!
Kasım Fırsatı Başladı! İngilizce Eğitimde NET %50 İNDİRİM!