Focus Türkçe ne demek? focus (isim / fiil) odaklanmak, fokuslanmak, odaklamak, merkezlemek, odak, merkez I’m focused on something right now, can you please leave me alone?(Şu anda bir şeye odaklanıyorum, lütfen beni yalnız bırakır mısın?)Now we will focus on the matches going forward, we cannot be tied to the past.(Şimdi önümüzdeki maçlara odaklanacağız, geçmişe bağlı kalamayız.)I tried to focus on my exams, but my mind was full of questions about my parents divorcing process.(Sınavlarıma odaklanmaya…

the (edat) Kendinden sonra gelen ismin belirli bir isim olduğunu ya da daha öncesinde bahsedilmiş bir isim olduğunu belirtmek için kullanılır. I have a cat. The cat’s name is Melanie. (Benim bir kedim var. Kedinin ismi Melanie.) Kendinden sonra gelen ismin emsalsiz ya da grubunun özel bir üyesi olduğunu belirtmek için kullanılır. Donald J. Trump, the President of United States of America. (Donald Trump, Amerika Birleşik Devletleri Başkanı.) Doğal fenomenlerin başına ya da yönlerin başına…

girl (isim) Kız, sevgili, kız arkadaş, hizmetçi kız When one of the girls in the class screamed, everyone started running towards there.(Sınıftaki kızlardan biri çığlık atınca herkes oraya doğru koşmaya başladı.) I’m an architect, my girlfriend Leslie is a banker and we live together.(Ben bir mimarım, kız arkadaşım Leslie bir bankacı ve biz birlikte yaşıyoruz.) The girl was crossing tge road and suddenly a car hit her.(Kız karşıdan karşıya geçiyordu ve aniden bir araba ona…

İngilizce Öğrenme Rehberiniz:
Güncel Yazılar, İpuçları ve Kaynaklar

Kasım Fırsatı Başladı! İngilizce Eğitimde NET %50 İNDİRİM!
Kasım Fırsatı Başladı! İngilizce Eğitimde NET %50 İNDİRİM!