pride (isim – fiil) Gurur, haysiyet, övünç, şeref (isim) I may have no wealth but I still have my pride. (Servetim olmayabilir hala gururum var.) My son is the pride of the family. (Oğlum, ailemizin gururudur.) His mother has too much pride. (Onun annesi çok gururludur.) Gurur duymak, iftihar etmek, övünç duymak I take pride in my niece. (Yiğenimle gurur duyuyorum.) Josh’s parents are hurting his pride with their accusations in these days. (Josh’ın ailesi…

İngilizce meyveler tıpkı ingilizce sebzeler gibi çok sık ihtiyaç duymayacağımız ancak bilmemiz gereken kelime gruplarından birisidir. Meyveler tohum ve çiçek içerir ve olgunlaştıktan sonra çiğ olarak yenebilirler. Dünya genelinde en popüler ve lezzetli meyvelerden bazıları ananas, muz, mango ve papaya gibi tropikal meyvelerdir. İngilizce Meyveler ve Türkçe Karşılıkları Apple: ElmaApricot: KayısıAvacado: AvakadoBanana: MuzBlackberry: BöğürtlenBlueberry: YabanmersiniCherry: KirazCoconut: Hindistan CeviziFig: İncirGrape: ÜzümGrapefruit: GreyfurtKiwi: KiviLemon: LimonLime: Misket LimonuMandarin: MandalinaMango: MangoMelon: KavunNectarine: NektarinOrange: PortakalPapaya: PapayaPassion fruit: Tutku meyvesiPeach: ŞeftaliPear:…

supreme (sıfat) Üstün, en yüce, en üst, üstün derecedeki, ulu, azami Bill’s supreme effort at school will make his parents happy. (Bill’in okuldaki üstün çabası ebeveynlerini mutlu edecektir.) I believe that life itself is the supreme test and we shouldn’t give up. (Hayatın kendisinin en büyük sınav olduğuna ve vazgeçmememiz gerektiğine inanıyorum.) If you are not satisfied with the court decision you can appeal the supreme court. (Mahkeme kararından memnun değilsen, yüksek mahkemeye itiraz edebilirsin.)…

İngilizce Öğrenme Rehberiniz:
Güncel Yazılar, İpuçları ve Kaynaklar

Kasım Fırsatı Başladı! İngilizce Eğitimde NET %50 İNDİRİM!
Kasım Fırsatı Başladı! İngilizce Eğitimde NET %50 İNDİRİM!