true (sıfat/fiil/isim) Hakiki, gerçek, doğru, doğrultmak, nihai gerçeklik, meşru To tell you the truth, he doesn’t want to be friends with you.(Doğrusunu söylemek gerekirse, seninle arkadaş olmak istemiyor.) In the story of the lying shepherd, even if the Shepherd told the truth for the last time, no one believed that he was telling the truth because of his previous lies.(Yalancı çoban hikâyesinde, çoban son kez doğruyu söylese bile, önceki yalanlarından dolayı doğruyu söylediğine kimse inanmıyordu.)…

Evde İngilizce Öğrenmek Hayal Değil: İşe Yarayan Yöntemler ve Lingusta’nın Farkı Birçoğumuzun içinde aynı düşünce dönüp duruyor:”Keşke zamanım olsa da bir kursa yazılsam…”Ama gerçek şu: Kursa gitmeden de İngilizce öğrenmek mümkün. Hem de etkili bir şekilde. Pandemi sonrası birçok kişi uzaktan çalışmaya başladı. Peki neden uzaktan İngilizce öğrenmeyelim?Bu yazıda, evde İngilizce öğrenmenin gerçekten işe yarayan yollarını ve bu süreci kolaylaştıran Lingusta Metodu’nu anlatacağız. Evde İngilizce Öğrenmenin Zorlukları Öncelikle dürüst olalım. Evde tek başına İngilizce öğrenmek…

gang (isim) Çete, şebeke The police take the city’s the biggest and the most brutal gang members to the custody. (Polis şehrin en büyük ve en azılı çetesinin üyelerini gözaltına aldı.) Because of your action, you may be found guilty for being a member of a gang. (Yaptığın şey yüzünden çete üyesi olmaktan hüküm giyebilirsin.) I am watching a NBA final match with my gang and it is very fun. (Çetemle NBA final maçı izliyorum…

İngilizce Öğrenme Rehberiniz:
Güncel Yazılar, İpuçları ve Kaynaklar

Kasım Fırsatı Başladı! İngilizce Eğitimde NET %50 İNDİRİM!
Kasım Fırsatı Başladı! İngilizce Eğitimde NET %50 İNDİRİM!