cut (fiil) Kesmek, biçmek, makas vurmak, doğramak I accidentally cut my hand yesterday while walking through the woods.(Dün ormanda yürürken kazara elimi kestim.) A master tailor knows very well where to cut the fabric.(Usta bir terzi, kumaşı nereden keseceğini çok iyi bilir.) Nature is dying every day with these cutted trees.(Doğa bu kesilmiş ağaçlarla beraber her gün ölüyor.) Tailors are using special cutting methods and using the scissors like an artist(Terziler özel kesme yöntemleri kullanıyor…

Bugün sizlere belki de herkesin İngilizce’ye başlarken ilk öğrendiği gramer konusu olan “Simple Present Tense” konusunu anlatacağız. Türkçedeki geniş zamana tekabül eden bu zaman, her şeyin temelidir. Hadi gelin bu gramer konusuna detaylı bir göz atalım ve hem eğlenceli hem öğretici hem de bol örnekli yazımıza başlayalım. Simple Present Tense ile basitçe cümleler türetebiliriz. Belki de bu yüzden bize ilk öğretilen İngilizce zaman konusu budur. Sadece özne ve yüklem ile başarılı bir şekilde konuşabilirsiniz. Mesela…

tag (isim) Etiket Look! There’s a tag on the leash with the dog’s name on it.(Bak! Tasmanın üzerinde köpeğin isminin yazılı olduğu bir etiket var.) I will put a tag to all of my groceries and foods because my roommates always uses them without permission.(Eşyalarımın ve yemeklerimin üzerine etiket yapıştıracağım çünkü ev arkadaşlarım onları izin almadan kullanıyor.) I have to put a price tag on all the products until opening time.(Açılış saatine kadar bütün ürünlere…

İngilizce Öğrenme Rehberiniz:
Güncel Yazılar, İpuçları ve Kaynaklar

Kasım Fırsatı Başladı! İngilizce Eğitimde NET %50 İNDİRİM!
Kasım Fırsatı Başladı! İngilizce Eğitimde NET %50 İNDİRİM!