norm (isim)
- Kaide, düstur, kural
- Sometimes, some people’s life styles don’t fit with the society’s norms.
(Bazen bazı insanların hayat tarzları toplumun kaidelerine uymaz.)
- Some Jewish, Christian and Muslim people have very strict norms.
(Bazı Yahudi, Hristiyan ve Müslüman insanların oldukça katı kuralları vardır.)
- Journalism norms have been broken commonly in these days.
(Gazetecilik kaideleri bugünlerde oldukça sıklıkla çiğneniyor.)
- The norms of this tribe are very interesting.
(Bu kabilenin kuralları oldukça ilginç.)
- Standard, model
- Universal beauty standards can be very challenging especially for women.
(Evrensel güzellik standartları özellikle kadınlar için oldukça zorlayıcı olabiliyor.)
- Gastronomical norms are very complicated in countries like China, Japan and India.
(Çin, Japonya ve Hindistan gibi ülkelerde gastronomik standartlar oldukça karmaşıktır.)
- Albert Einstein represents a norm in Astrophysics.
(Albert Einstein Astro Fizik alanında bir modeli temsil eder.)
Norm için Eş Anlamlı Kelimeler
- Average
- Normal
- Par
- Standard
- Ethics
- Ethos
- Morality
- Morals
- Principles
- Customs