lounge (isim)

  1. Bekleme salonu, lobi
  • I waited a few hours in lounge of American Airlines at John F. Kennedy Airport.
    (John F. Kennedy Havalimanı’nda bulunan Amerikan Havayolları lobisinde birkaç saat beklemiştim.)
  • I saw the lounge of the new hospital, which was quite modern and brightly decorated.
    (Yeni hastanenin bekleme salonunu gördüm ki oldukça modern ve aydınlık bir şekilde dekore edilmişti.)
  • I only have one client left so you can wait in lounge for a moment then we can go for a lunch.
    (Sadece bir müşterim kaldı yani lobide bekleyebilirsin, sonrasında da öğle yemeğine gidebiliriz.)
  • Student: What is the meaning of lounge?
    (Öğrenci: Lounge ne demek?)
    Teacher: Lounge meaning is couch.
    (Öğretmen: Bekleme salonu demektir.)

lounge (fiil)

  1. Tembellik etmek
  • I am very regretful because of lounging for a month.
    (Bütün bir ay boyunca tembellik ettiğim için çok pişmanım.)
  • If you don’t want to miss the deadline, please start your studies, don’t lounge.
    (Son teslim tarihini kaçırmak istemiyorsan lütfen çalışmalarına başla tembellik etme.)
  • Please don’t lounge, i’m waiting for you at school.
    (Lütfen tembellik etme, seni okulda bekliyorum.)

Lounge Ne Demek? Lounge Kelimesi ile Eş Anlamlı Kelimeler

  • Chesterfield
  • Couch
  • Davenport
  • Divan
  • Settee
  • Sofa
  • Squab
  • Bum
  • Chill
  • Dally
  • Dawdle
  • Dillydally
  • Drone
  • Footle

Lounge Ne Demek? Lounge Kelimesi ile Zıt Anlamlı Kelimeler

  • Dismissal
  • Egress
  • Leave
  • Exit
  • Departure
Akıcı İngilizce Konuşmaya Hazır Mısın? 3 Ayda İngilizce Öğren!
57 SAATTE AKICI İNGİLİZCE