Kategori

Ne Demek?

Kategori

Body ne demek? body (isim) ceset, gövde, vücut, beden, zümre, kitle, bölük, naaş, cüsse, ten, yığın The World War I has gone down in history as the war of blood, brutality and thousands of dead bodies.(1. Dünya Savaşı tarihe kanın, vahşetin ve binlerce cesetin savaşı olarak geçmiştir.)Every person can find peace as long as they are at peace with their own body.(Her insan kendi bedeniyle barışık olduğu müddetçe huzur bulabilir.)It took a long time for…

Before ne demek? before (edat) önce, evvel, daha önce If I remember rightly, we were sixty-six years old the day before yesterday.(Eğer doğru hatırlıyorsam, dünden önceki gün 66 yaşındaydık.)Besides, it was time to replace some of the things she’d been wearing since before they were married.(Ayrıca, evlenmeden önceki dönemden beri giymekte olduğu bazı şeyleri değiştirmenin zamanı gelmişti.)I worked with him for two years before I discovered who he really was.(Onun gerçekte nasıl biri olduğunu keşfetmeden…

Baby ne demek? baby (isim) bebek The baby is just learning to sit up, so be careful.(Bebek oturmayı yeni öğreniyor, yani dikkatli ol.)The baby was asleep in her cradle, and he must not make a noise and waken her.(Bebek beşiğinde uyuyordu ve ses çıkarmamalı ve onu uyandırmamalıdır.)How could anyone love the baby the way she could?(Kim bebeği onun sevdiği kadar sevebilirdi ki?)Student: What does baby means?(Öğrenci: Baby ne demek?)Teacher: Baby means babe.(Öğretmen: Baby bebek demektir.)…

Auto ne demek? auto (isim) otomobil, araba German brands produce very high quality autos with decent prices.(Alman markaları iyi fiyatlara çok kaliteli otomobiller üretiyor.)How old were you when you learnt how to drive an auto?(Bir arabanın nasıl kullanılacağını öğrendiğinde kaç yaşındaydım?)We are finally seeing hybrid and fully electric autos on the roads.(Sonunda yollarda hibrit ve tam elektrikli arabalar görüyoruz.)This huge factory has very big production capacity as they produce 500 autos each day.(Bu büyük fabrika…

And ne demek? and (bağlaç – zarf) ve, ile, sonra, sonrasında, daha sonra, artı, durmadan, gittikçe My uncle came home and entered his room after watching us all for a long time.(Amcam eve geldi ve hepimizi uzun süre izledikten sonra odasına girdi.)Sully and Mike didn’t even realize they were heading for a huge adventure.(Sully ile Mike büyük bir maceraya doğru yola çıktıklarının farkında bile değildi.)When I ask you a question, look at my face and…

Akıcı İngilizce Konuşmaya Hazır Mısın? 3 Ayda İngilizce Öğren!
57 SAATTE AKICI İNGİLİZCE