Dilimizde bir olayın tarihini, süregelen faaliyetlerin gerçekleşme zamanını ya da gelecekte gerçekleşmesi öngörülen olayların tahmini saatini belirtirken “-de, -da” bulunma halini kullanırız. İngilizce dilinde bu bulunma hali “in on at” edatları ile sağlanır. Örneğin; “Okula saat tam sekizde varacağım.” “Dedem 1957’de doğmuş.” gibi. Aynı şekilde olayların belirli bir zaman aralığında gerçekleştiğini belirtmek için “Üç gündür buradayım.” “Beş sene içerisinde mezun olacağım.” gibi ifadeler kullanırız. İngilizcede ise tüm bunları ifade etmek için İngilizce zaman edatları kullanılır.…

back (zarf) Geri (koymak, dönmek), tekrar I woke up because of a nightmare, and I couldn’t get back to sleep.(Bir kabus yüzünden uyandım ve uykuya geri dönemedim.) Did you put my sweater back in my wardrobe?(Süveterimi gardırobuma geri koydun mu?) Karşılığında, karşılık olarak When Jonathan hit me, I hit him back.(Jonathan bana vurduğunda, karşılık olarak ben de vurdum.) Geri durmak This zone is dangerous. Keep back!(Bu bölge tehlikeli. Geride durun!) back (isim) Arka, arka taraf…

High Türkçe ne demek? High (sıfat, fiil, isim) Yüksek, zirve, ulu, muhteşem, üst, direnmek, kabarmak, dolgun(ücret), asil If you want to reach a high position in the company, you have to work hard and win the boss’s favor.(Şirkette yüksek bir pozisyona ulaşmak istiyorsanız, çok çalışmanız ve patronun gözüne girmeniz gerekiyor.) The mountain we climbed was so high that after a while we could see the clouds from above.(Tırmandığımız dağ o kadar yüksekti ki bir süre…