Handsome Türkçe ne demek? handsome (sıfat) yakışıklı Last week I was looking old photograph albums and saw that my grandfather was a really handsome man.(Geçen hafta eski fotoğraf albümlerine bakıyordum ve gördüm ki dedem gerçekten yakışıklı bir adammış.) I am very happy because yesterday I introduced my handsome boyfriend to my parents and they really liked him.(Çok mutluyum çünkü dün yakışıklı erkek arkadaşımı annem ve babama tanıştırdım ve onu gerçekten çok sevdiler.) Student: What does…

Fresh Türkçe ne demek? fresh (sıfat) taze The restaurant uses only really fresh ingredients in all of its dishes.(Restoran bütün yemeklerinde gerçekten sadece taze malzemeler kullanıyor.)The scents of fresh bread and some sort of meat cooking nearly nailed her to the ground as she rounded the corner.(Köşeyi dönerken taze ekmek kokuları ve pişirilen bir çeşit et onu neredeyse yere çakıyordu.)Of course, she could call Connie, but Yancey’s conversation on the phone was fresh in her…

square (isim) Kare First of all, you should draw a square.(İlk önce, bir kare çizmelisiniz.) The room was square-shaped.(Oda kare şeklindeydi.) Student: What is the meaning of square?(Öğrenci: Square ne demek?)Teacher: Square is closed shape with 4 equal sides .(Öğretmen: Kare 4 eşit kenarlı kapalı bir şekildir.) Meydan I’ll wait for you in the town square(Senin için şehir meydanında bekleyeceğim.) square (sıfat) Kare şeklinde I tried to make a square cake but I guess I…

Akıcı İngilizce Konuşmaya Hazır Mısın? 3 Ayda İngilizce Öğren!
57 SAATTE AKICI İNGİLİZCE