federal (sıfat) Federal, birleşik, birleşik devletlere ait The federal government also manages the postal services. (Birleşik hükümet ayrıca posta hizmetlerini yönetir.) The state furnished soldiers to the federal armies. (Devlet, federal ordulara asker sağladı.) I told Jessie not to hack into the federal system but she didn’t listen. (Jessie’ye birleşik devletlere ait sisteme girmemesini söyledim ama dinlemedi.) The federal agent wanted to learn if Harry and Fred had played sports together. (Federal ajan, Harry ve…

Leave Türkçe ne demek? leave (fiil) Bırakmak, ayrılmak, terk etmek, gitmek, unutmak, caymak, kalkmak(taşıt) My father knew that my mother wouldn’t leave him over something that happened before they got engaged.(Babam, nişanlanmadan önce olan bir şey yüzünden annemin onu terk etmeyeceğini biliyordu.) Whatever she couldn’t get into it, she would simply have to leave behind.(Ne yaşarsak yaşayalım, seni geride bırakmam.) I was just getting ready to leave the house.(Evi terk etmeye hazırlanıyordum.) Ever since Alice…

İngilizce temel kelimeler öğrenmeye hazır mısınız? Doğru yerdesiniz. Yeni bir dil öğrenmenin ilk aşamalarındayken, İngilizce öğrenenlerin çoğu yeni kelimeleri ezberlemek için farklı yollar seçer. Bazıları yeni sohbetler başlatmaya çalışırken, diğerleri başlamak için ilgi alanlarına odaklanır. Bu, birçok kişi tarafından kullanılan bir yöntemdir. Diğer bir yaklaşım, dilin temellerini öğrenmektir. Öncelikle en çok kullanılan İngilizce kelimeleri öğrenin. Bu şekilde başlamak, farklı durumlarda rahat bir şekilde İngilizce dilini anlamak ve kullanmak için size bir kelime temeli bırakacaktır. İngilizcede…

İngilizce Öğrenme Rehberiniz:
Güncel Yazılar, İpuçları ve Kaynaklar

SON GÜN! İngilizce Eğitimde NET %50 İNDİRİM!
SON GÜN! İngilizce Eğitimde NET %50 İNDİRİM!