Hava durumu hepimizin hayatında, yapılacak planlarımızda çok önemli rol oynar. Planlarımızı o günün hava durumuna göre yaparız. Açık hava bir mekânda bir aktivite yapacağımız zaman havanın güneşli olmasına; kar, yağmur ve fırtına olmamasına dikkat ederiz. Sabahları işimize, okulumuza gitmeden önce giyeceklerimizi de hava durumuna göre belirleriz. Hava yağmurluysa ya da karlıysa hava durumuna bakarak önceden tedbirli oluruz ve daha kalın kıyafetlerimizi giyer, yanımıza şemsiyelerimizi alırız; hava güneşliyse daha ince kıyafetlerimizi giyer, şapkamızı alırız. Sonuç olarak hava durumu hayati bir önem taşır. Hiçbirimiz yağmurlu bir günde açık havada yapılacak bir geziye katılmak ya da pikniğe gitmek istemeyiz. Nasıl ki kendi dilimizde hava durumu terimlerine hâkimsek ve hava durumunu kolayca takip edip temkinli davranabiliyorsak, hava durumunu yabancı kaynaklardan takip etmemiz gerektiğinde İngilizce hava durumu terimlerini bilmek işimizi çok kolaylaştıracaktır. Özellikle İngilizce günler ve aylar ile ilgili cümleler kurarken hava durumları sıkça kullanılır.

Şimdi İngilizce hava durumu terimlerini hep beraber öğrenelim.

İngilizce Hava Durumları

Aşağıdaki tabirler daha çok teknik isimlerdir. Hava durumunu takip ederken bu sözcüklerle sıkça karşılaşırız.

  • Aerodynamic: “Aeorodinamik” anlamına gelen bu sözcük, havanın hareketlerini inceleyen bir bilim dalıdır. Bu bilim dalı özellikle uçak ve araba gibi araçların geliştirilmesinde kullanılır.
  • Air: ‘Hava’ anlamına gelmekte olup; ‘sky’ kelimesi yerine de kullanıldığını söyleyebiliriz.
  • Celsius/Centigrade: Celsius, bir sıcaklık birimi olan Santigratın diğer adıdır.ABD ve Liberya hariç bütün dünyada geçerli olan sıcaklık birimidir.
  • Cloud: Bulut
  • Daylight: Gün ışığı, tan, seher vakti
  • Degree: “Derece”. Sıcaklığı sayısal olarak ifade etmekte kullanılan birimdir.
  • Explosive warming: Çok yüksek ısınma
  • Fahrenheit: Fahrenhayt anlamına gelen bir sözcüktür. Dünyada sadece ABD ve Liberya’da geçerli olan bir sıcaklık birimidir.
  • Fog: Sis
  • High pressure: Yüksek basınç
  • Humidity: Sıcaktan bunalmamızın başlıca sebebi olan “nem” kelimesinin karşılığıdır.
  • Ice sheet: Buz tabakası
  • Low clouds: Alçak bulutlar
  • Low pressure: Alçak basınç
  • Mist: Pus
  • Moonlight: Ay ışığı, ‘Mehtap’ olarak da adlandırılır.
  • Pressure change: Basınç değişimi
  • Rain: Yağmur
  • Rainfall: Yağmur yağışı
  • Sensible temperature: Hissedilen sıcaklık
  • Sky: ‘Gökyüzü’ anlamını taşımaktadır.
  • Snow: Kar
  • Snowfall: Kar yağışı
  • Storm: Fırtına
  • Sun: Güneş
  • Sunlight: Güneş ışığı
  • Sunshine: Gün ışığı
  • Super cooling: Aşırı soğuma
  • Temperature: Sıcaklık
  • Thermometer: Termometre, ısıölçer
  • Weather condition: Durum anlamına gelen condition terimi weather ile birleşince yine ‘hava durumu’ anlamını taşımaktadır. Weather forecast ile eş anlamlı bir kelimedir de diyebiliriz.
  • Weather forecast: ‘Hava tahmini’ anlamına gelmekte olup hava durumunun raporlaştırılmış hali olarak da ifade edebiliriz. Bu tahminlere ulaşmak için radyo, televizyon ve gazete gibi kitle iletişim araçlarından faydalanabildiğimiz gibi telefonlarımıza indirdiğimiz programlar sayesinde de hava durumu raporlarına ulaşmamız mümkündür. İhtiyacımıza göre günlük, haftalık ya da iki haftalık bu tahminlerle hayatımıza dair planlamalar yapabiliriz.
  • Weather report: ‘Hava raporu’ anlamına gelen terim, yapılan hava gözlemleri ışığında hazırlanan raporu ifade eder.
  • Weather: ‘Hava durumu’ anlamına gelmektedir. Oldukça fazla karşılaştığımız bir sözcüktür.
  • Wind speed: Rüzgâr hızı
  • Wind: Rüzgâr

Hava Durumunu İfade Etmede İsim – Sıfat İlişkisi

İklimsel olayları anlatan sözcükler (rain, snow) başlı başına bir isimken (noun), cümle içinde kullanıldıklarında sıfata (adjective) dönüşürler. Aşağıda, isimken sıfata dönüşen kelimeler ve belli başlı hava olaylarının İngilizce karşılıkları sıralanmıştır.

  • Acid rain: Asit yağmuru
  • Arid: Kurak, çorak
  • Avalanche: Çığ
  • Black ice: Siyah buz
  • Blizzard: Tipi
  • Breeze: Meltem
  • Breezy: Esintili
  • Calm: Sakin, rüzgârsız
  • Chilly: Serin
  • Clear: Açık
  • Cloudy: Bulutlu
  • Cloudless: Bulutsuz
  • Cold: Soğuk
  • Cool: Serin
  • Damp air: Nemli hava
  • Deluge: Tufan, büyük sel
  • Desert wind: Çöl rüzgârı
  • Dew: Çiy
  • Dust storm: Toz fırtınası
  • Drizzle: Çiseleme
  • Drought: Kuraklık
  • Dry: Kuru
  • Dry air: Kuru hava
  • Dry ice: Kuru buz
  • Effective rainfall: Etkin yağış
  • Falling snow: Yağan kar
  • Flood: Sel
  • Foggy: Sisli
  • Frost: Don, kırağı
  • Frostbite: Soğuk ısırması
  • Frosty: Ayaz
  • Greasy: Bulanık gökyüzü
  • Gusty: Esintili
  • Hail: Dolu
  • Heavy fog: Yoğun sis
  • Heavy rain: Şiddetli yağmur
  • Hot: Sıcak
  • Hot winds: Sıcak rüzgârlar
  • Humid: Nemli
  • Hurricane: Hortum, kasırga
  • Ice storm: Buz fırtınası
  • Icy: Buz gibi
  • Lightning: Şimşek
  • Monsoon winds: Muson rüzgârları
  • Mild: Ilıman
  • Misty: Puslu
  • Mountain breeze: Dağ meltemi
  • Muggy: Boğucu, bunaltıcı hava
  • Overcast: Kapalı hava
  • Partly cloudy: Parçalı bulutlu
  • Pouring: Sağanak, yoğun yağmur
  • Rain cloud: Yağmur bulutu
  • Rain storm: Yağmur fırtınası
  • Rainbow: Gökkuşağı
  • Rainy: Yağmurlu
  • Sand storm: Kum fırtınası
  • Sea breeze: Deniz meltemi
  • Sleet: Sulu kar
  • Slushy: Çamurlu
  • Snowy: Kar yağışlı
  • Snow storm: Kar fırtınası
  • Snow grains: Donmuş kar
  • Stormy: Fırtınalı
  • Strong winds: Şiddetli rüzgârlar
  • Sunset: Gün batımı
  • Sunrise: Gün doğumu
  • Sunny: Güneşli
  • Thunder: Gök gürültüsü
  • Thunderbolt: Yıldırım
  • Thunderstorm: Gök gürültülü fırtına, boran
  • Tornado: Kasırga, hortum
  • Typhoon: Tayfun
  • Warm: Ilık
  • Wet: Yağmurlu hava
  • Wind storm: Rüzgâr fırtınası
  • Windless: Rüzgârsız
  • Windy: Rüzgârlı

“Hava Nasıl?” Sorusuna Verilebilecek Diğer Yanıtlar

Eğer birisi size “Hava nasıl?” şeklinde bir soru yöneltecek olursa, yukarıdaki İngilizce hava durumu terimleri arasından birisini seçerek yanıtlayabilirsiniz. Bütün bunlara ek olarak, hava durumunu yukarıdaki terimler haricinde çeşitli sıfatlarla da ifade edebilirsiniz. Çünkü farklı isimleri nitelemede kullanılan bu sıfatlar aynı zamanda havayı betimlemede de kullanılır.

  • Awful: Korkunç, kötü
  • Beautiful: Güzel
  • Bright: Parlak. Daha çok güneşli ve bulutsuz havaları betimlemede kullanılır.
  • Excellent: Mükemmel
  • Extremely: Aşırı. Bir hava durumunun oldukça yoğun yaşandığını ifade etmek için kullanılır.
  • Good: İyi
  • Bleak: ‘Kasvetli’, kapalı ve soğuk havalar için kullanılır.
  • Terrible: Korkunç, berbat
  • Wonderful: Harika, muhteşem
  • Muggy: Boğucu, insanın içini boğan, sıkıntılı havaları betimlemede kullanılır.
  • Drippy: Yağmurlu havaları tarif etmek için kullanılır.
  • Smog: Kirli veya sisli havaları betimlemek için kullanılır.

1 Yorum

Yorum Yaz

Akıcı İngilizce Konuşmaya Hazır Mısın? 3 Ayda İngilizce Öğren!
57 SAATTE AKICI İNGİLİZCE