has (fiil)

  1. Sahip olmak (have fiilinin 3. tekil şahıslar için kullanılan hali)
  • The car has GPS navigation.
    (Araç GPS navigasyonuna sahip.)
  • Jessica has a new puppy. You should see it, it is so cute.
    (Jessica’nın yeni bir köpeği var. Görmelisin, çok tatlı.)
  • I can safely say that Jack has excellent taste.
    (Jack’in mükemmel bir zevke sahip olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.)
  • I don’t have to worry. After all, he has you.
    (Endişelenmeme gerek yok. Nihayetinde, sana sahip.)
  • Student: What is the meaning of has?
    (Öğrenci: Has ne demek?)
    Teacher: Has is the third person singular present indicative of have.
    (Öğretmen: Sahiplik gösteren 3. tekil şahıstır.)
  1. Geçmiş zaman eki (have fiilinin 3. tekil şahıslar için kullanılan hali)
  • She has learned an important lesson from this experience. Then, she grew up.
    (Bu yaşadığından önemli bir ders aldı. Sonra, büyüdü.)
  • He was the first boy who has ever accepted me for what I am.
    (Beni olduğum gibi kabul eden ilk çocuktu.)
  • A lot has changed.
    (Çok şey değişti.)

Has Ne Demek? Has Kelimesi ile Eş Anlamlı Kelimeler

  • Possess
  • Own
  • Comprise
  • Contain
  • Experience
  • Encounter

Has Ne Demek? Has Kelimesi ile Zıt Anlamlı Kelimeler

  • Abandon
  • Drop
  • Lack
  • Not have
  • Stop
  • Avoid
  • Exclude
  • Let go
  • Offer
  • Surrender
  • Deny
  • Fail
  • Lose
  • Pass
  • Disallow
  • Free
  • Need
  • Give

Yorum Yaz

Akıcı İngilizce Konuşmaya Hazır Mısın? 3 Ayda İngilizce Öğren!
57 SAATTE AKICI İNGİLİZCE