Handsome Türkçe ne demek?
handsome (sıfat)
- yakışıklı
- Last week I was looking old photograph albums and saw that my grandfather was a really handsome man.
(Geçen hafta eski fotoğraf albümlerine bakıyordum ve gördüm ki dedem gerçekten yakışıklı bir adammış.)
- I am very happy because yesterday I introduced my handsome boyfriend to my parents and they really liked him.
(Çok mutluyum çünkü dün yakışıklı erkek arkadaşımı annem ve babama tanıştırdım ve onu gerçekten çok sevdiler.)
- Student: What does handsome means?
(Öğrenci: Handsome ne demek?) - Teacher: Handsome means classy.
(Öğretmen: Handsome yakışıklı demektir.)
- hoş, şık
- The glass-topped table was a handsome addition to the room.
(Camdan masa odaya şık bir ekleme yapmıştı.)
- Büyük, çok, fazla
- He is earning a handsome salary as senior vice president of the firm.
(O firmanın kıdemli başkan yardımcısı olarak büyük bir maaş alıyor.)
- Real estate developers realized a handsome profit on that deal.
(Emlak müteahhitleri bu anlaşmada büyük bir kar olduğunu fark ettiler.)
Eş Anlamlı Kelimeler
- classy
- courtly
- elegant
- fine
- graceful
- majestic
- refined
- stately
- tasteful
- big
- biggish
- boxcar
- bulky
- considerable
- goodly
- grand
- great
- hefty
- hulking
- husky
- large
- largish
- outsize
Zıt Anlamlı Kelimeler
- grotesque
- hideous
- homely
- ill-favored
- plain
- ugly
- unaesthetic
- unattractive
- unbeautiful
- uncomely
- uncute
- unhandsome
- unlovely
- unpleasing
- unpretty
- unsightly