Kategori

Ne Demek?

Kategori

Near Türkçe ne demek? near (zarf/sıfat/fiil) Yakın, yakında, hemen hemen We prune the branches of the tree, which is near one meter tall.(Boyu bir metreye yakın olan ağacın dallarını buduyoruz.) The only plus of this house is that it’s near the school and grocery shop.(Bu evin tek artısı okula ve bakkala yakın olması.) Student: What does near means?(Öğrenci: Near ne demek?)Teacher: Near means to nearby.(Öğretmen: Near yakın demektir.) Yakınlaşmak, yaklaşmak, sokulmak As time went on,…

Leave Türkçe ne demek? leave (fiil) Bırakmak, ayrılmak, terk etmek, gitmek, unutmak, caymak, kalkmak(taşıt) My father knew that my mother wouldn’t leave him over something that happened before they got engaged.(Babam, nişanlanmadan önce olan bir şey yüzünden annemin onu terk etmeyeceğini biliyordu.) Whatever she couldn’t get into it, she would simply have to leave behind.(Ne yaşarsak yaşayalım, seni geride bırakmam.) I was just getting ready to leave the house.(Evi terk etmeye hazırlanıyordum.) Ever since Alice…

Happy Türkçe ne demek? happy (sıfat) Mutlu, sevinçli, çakırkeyif, kutlu, sevindirici, bahtiyar, şad, mesut, iyi The whole family hopes you two will be happy together for many years.(Bütün aile, ikinizin uzun yıllar birlikte mutlu olmanızı umuyor.) It made us all very happy to see Mr Smith among us today.(Bay Smith’i bugün aramızda görmek hepimizi çok mutlu etti.) Maybe she wasn’t happy with the way her parents lived.(Belki de ailesinin yaşama biçiminden memnun değildi) To be…

Fix Türkçe ne demek? fix (fiil) Düzeltmek, onarmak, tamir etmek, hile karıştırmak, şike yapmak I have been receiving reports that horse racing competitions were fixed.(At yarışı müsabakalarına hile karıştırıldığına dair raporlar alıyorum.) I don’t want it, if you really want it, go ahead and fix something.(İstemiyorum, eğer gerçekten istiyorsan, devam et ve bir şeyi düzelt.) You can’t fix a war that’s been on for hundreds of thousands of years.(Yüzbinlerce yıldır devam eden bir savaşı düzeltemezsiniz.)…

Garb Türkçe ne demek? garb (isim) Kıyafet Most people wears some traditional Bavarian garbs fort he traditional and famous Oktoberfest.(Çoğu insan, geleneksel ve ünlü Oktoberfest için bazı geleneksel Bavyera kıyafetleri giyer.) She looked so lovely in that garb that he simply stood and watched in silence.(O kıyafetle o kadar güzel görünüyordu ki sessizce durup izledi.) I want to wear a vampire garb for the next Halloween party in our school.(Okulumuzdaki bir sonraki Cadılar Bayramı partisi…

Life Türkçe ne demek? life (isim) yaşam Our lives have changed since the emerging of the COVID-19 virus in 2019.(Yaşamlarımız COVID-19 virüsünün 2019’da ortaya çıkmasıyla değişmeye başladı.) Student: What does life means?(Öğrenci: Life ne demek?)Teacher: Life means living.(Öğretmen: Life yaşam demektir.) hayat Everyone has a one-way ticket for life, so why wasting it?(Herkesin yaşamak için tek yönlü bir bileti vardır, bu yüzden neden boşa harcayalım?) ömür The lives of a technological device is up to…

Akıcı İngilizce Konuşmaya Hazır Mısın? 3 Ayda İngilizce Öğren!
57 SAATTE AKICI İNGİLİZCE