Handsome Türkçe ne demek?

handsome (sıfat)

  1. yakışıklı
  • Last week I was looking old photograph albums and saw that my grandfather was a really handsome man.
    (Geçen hafta eski fotoğraf albümlerine bakıyordum ve gördüm ki dedem gerçekten yakışıklı bir adammış.)
  • I am very happy because yesterday I introduced my handsome boyfriend to my parents and they really liked him.
    (Çok mutluyum çünkü dün yakışıklı erkek arkadaşımı annem ve babama tanıştırdım ve onu gerçekten çok sevdiler.)
  • Student: What does handsome means?
    (Öğrenci: Handsome ne demek?)
  • Teacher: Handsome means classy.
    (Öğretmen: Handsome yakışıklı demektir.)
  1. hoş, şık
  • The glass-topped table was a handsome addition to the room.
    (Camdan masa odaya şık bir ekleme yapmıştı.)
  1. Büyük, çok, fazla
  • He is earning a handsome salary as senior vice president of the firm.
    (O firmanın kıdemli başkan yardımcısı olarak büyük bir maaş alıyor.)
  • Real estate developers realized a handsome profit on that deal.
    (Emlak müteahhitleri bu anlaşmada büyük bir kar olduğunu fark ettiler.)

Eş Anlamlı Kelimeler

  • classy
  • courtly
  • elegant
  • fine
  • graceful
  • majestic
  • refined
  • stately
  • tasteful
  • big
  • biggish
  • boxcar
  • bulky
  • considerable
  • goodly
  • grand
  • great
  • hefty
  • hulking
  • husky
  • large
  • largish
  • outsize

Zıt Anlamlı Kelimeler

  • grotesque
  • hideous
  • homely
  • ill-favored
  • plain
  • ugly
  • unaesthetic
  • unattractive
  • unbeautiful
  • uncomely
  • uncute
  • unhandsome
  • unlovely
  • unpleasing
  • unpretty
  • unsightly

Yorum Yaz

Akıcı İngilizce Konuşmaya Hazır Mısın? 3 Ayda İngilizce Öğren!
57 SAATTE AKICI İNGİLİZCE