dark (isim/sıfat)

  1. Kara, karanlık, koyu, belirsiz, izbe, ışıksız
  • Come home before it gets dark, I need to talk to you about an important issue.

(Hava kararmadan eve gel, seninle önemli bir konu hakkında konuşmalıyım.)

  • When Alex disappeared in the forest, she was terrified of the dark and wild animals.

(Alex ormanda kaybolduğunda karanlıktan ve vahşi hayvanlardan çok korkmuştu.)

  • Dark clouds covered the sky, I guess it will rain.

(Kara bulutlar gökyüzünü kapladı, sanırım yağmur yağacak.)

  • Can I have a cup of dark coffee?

(Bir bardak koyu kahve alabilir miyim?)

Dark Kelimesinin Diğer Sözcüklerle Kullanılmasıyla Ortaya Çıkan Yapılar

  • Get dark: Kararmak
  • Keep something dark: Açığa vurmamak
  • Be afraid of the dark: Karanlıktan korkmak
  • Arrive after dark: Karanlığa kalmak
  • Become dark: Loşlaşmak
  • Dark spot: Karanlık nokta
  • Dark horse: Kazanma ihtimali zor olan

Dark Kelimesi ile Eş Anlamlı Kelimeler

  • Black
  • Caliginous
  • Darkened
  • Darkish
  • Darkling
  • Darksome
  • Dim
  • Dimmed
  • Dusk