Believe Türkçe ne demek? believe (fiil) inanmak, kanmak, inancı olmak, yemek, sanmak, zannetmek If you don’t believe my excuse, then listen the voicemail that I lefted at your machine 2 days ago.(Mazeretime inanmıyorsan, 2 gün önce çağrı cihazına bıraktığım sesli mesajı dinle.) When you truly believe something, there are no difficulties and glitches that can stop you.(Bir şeye gerçekten inandığınızda, sizi durdurabilecek zorluklar ve aksaklıklar yoktur.) I really believed the lie that he went on…

Would; İngilizcede oldukça sık kullanılan yardımcı fiillerden biri olan (auxiliary verb) “Will” ifadesinin geçmiş zaman halidir. Would’un kelime anlamları birden fazladır ve bunlar “bir talepte bulunmak, istemek, sormak” olarak sıralanabilir. Çeşitli kullanımları olan would’un cümle yapısına ve yanına gelen kelimelere göre anlamı değişmektedir. Would kelimesinin kullanım amaçlarına geçmeden önce, ingilizce cümle kurma dersimizi okuyarak cümle türlerine göre would kullanımlarını daha iyi anlayabilirsiniz. Would Kullanım Alanları Would’un çokça kullanım alanı bulunmaktadır. Bunlara kısaca örnek verecek olursak,…

sit (fiil) Oturmak, tünemek, donmak, bulunmak Even though people are not aware of it, most of their days pass by sitting.(İnsanlar farkında olmasalar da günlerinin çoğu oturarak geçer.) The ornamental pool in the garden has become the place where birds sits daily.(Bahçedeki süs havuzu kuşların her gün oturduğu yer haline geldi.) What I will tell is long and detailed, sit down and listen to me.(Anlatacağım şey uzun ve ayrıntılı, oturun ve beni dinleyin.) The teacher…

İngilizce Öğrenme Rehberiniz:
Güncel Yazılar, İpuçları ve Kaynaklar

SON GÜN! İngilizce Eğitimde NET %50 İNDİRİM!
SON GÜN! İngilizce Eğitimde NET %50 İNDİRİM!