Believe Türkçe ne demek? believe (fiil) inanmak, kanmak, inancı olmak, yemek, sanmak, zannetmek If you don’t believe my excuse, then listen the voicemail that I lefted at your machine 2 days ago.(Mazeretime inanmıyorsan, 2 gün önce çağrı cihazına bıraktığım sesli mesajı dinle.) When you truly believe something, there are no difficulties and glitches that can stop you.(Bir şeye gerçekten inandığınızda, sizi durdurabilecek zorluklar ve aksaklıklar yoktur.) I really believed the lie that he went on…

over (zarf) Üstüne, üzerine, üzerinde, üzerinden, aşkın, fazla There were over 500 participants at this year’s meeting. (Bu yılki toplantıda 500’ü aşkın katılımcı vardı.) My father jumped over the fence to enter the house. (Babam eve girmek için çitlerin üzerinden atladı.) Üst üste, art arda, sürekli Alice called me over and over tonight. (Alice bu gece beni defalarca kez aradı.) Öbür tarafında, karşı yakasında My sister lives just over the river. (Kız kardeşim nehrin karşı…

İngilizce temel bilgilerinde nereden geldiğiniz, nereli olduğunuz gibi bilgileri söylemek ve bunları sormak kendinizi tanıtırken oldukça önemlidir. Özellikle İngilizce ülkeler ve milletler konusunda kendinizi ifade edebilmek için doğru soru kalıplarını ve cevapları bilmenizde fayda olacaktır. Herhangi bir ülkeye gittiğinizde ülke ve milliyet sormak için ilk olarak “from” ifadesine yoğunlaşmak gerekmektedir. From, tek başına kullanıldığında -den/-dan anlamı vermektedir. Ancak milliyet ve ülke sorularında ise zorunlu bir kullanımı söz konusudur. İngilizce Ülkeler ve Milletler Nasıl Sorulur? İngilizce…

İngilizce Öğrenme Rehberiniz:
Güncel Yazılar, İpuçları ve Kaynaklar

SON GÜN! İngilizce Eğitimde NET %50 İNDİRİM!
SON GÜN! İngilizce Eğitimde NET %50 İNDİRİM!