moron (isim) Aptal, ahmak. Suzan fell in love with that moron. (Suzan o morona aşık oldu.) They look like morons. I still can’t believe how they got a job at the office in New York? (Onlar morona benziyor. New York’taki ofiste nasıl işe girdiklerine hala inanamıyorum. Psikoloji biliminde hafif zeka geriliği olan kimse, orta derecede zihinsel kusur His son had the IQ test and the result is 52. So the doctor diagnosed as moron. (Oğlu…

İngilizce kendini tanıtma aşamalarından birisi de İngilizce aile ve İngilizce aile bireyleri hakkında bilgi sahibi olmaktır. Bir dili öğrenirken kendini ve aile üyelerini tanıtmak özellikle başlangıç aşamasında önemli bir rol almaktadır. Türk aile yapısı ile birebir örtüşmese de İngilizce olarak aile üyelerimizi rahatça belirtmek ve tanıtmak için sizin için hazırladığımız yazıya göz atabilirsiniz. Mother: AnneFather: BabaSister: Kız kardeşBrother: Erkek kardeşGrandmother: Nine (Anneanne – Babaanne)Grandfather: DedeGreat grandmother: Büyük nineGreat grandfather: Büyük dedeAunt: Teyze – Hala -…

junior (isim) Küçük, iki şeyden küçüğü, çocuk, kıdemsiz I have 2 sons. The junior one is 12 and the older one is 18 years old. (Benim 2 oğlum var. Küçük olan 12, büyük olan ise 18 yaşında.) John is one of the junior partners in our law firm. (John, hukuk şirketimizin kıdemsiz ortaklarından biridir.) When Sarah was in high school, she was playing basketball in the junior league. (Sarah lisedeyken küçükler liginde basketbol oynuyordu.) Junior…

İngilizce Öğrenme Rehberiniz:
Güncel Yazılar, İpuçları ve Kaynaklar

SON GÜN! İngilizce Eğitimde NET %50 İNDİRİM!
SON GÜN! İngilizce Eğitimde NET %50 İNDİRİM!