He does not tell his father that he had a car accident, he will remain a secret between us. (Babasına araba kazası geçirdiğini söylemiyor, aramızda sır olarak kalacak.)
Don’t tell her I helped her with her homework, let’s keep it a secret between us. (Ona ödevine yardım ettiğimi söyleme, bunu aramızda sır olarak saklayalım.)
gizem
None of us could understand the secret in our next-door neighbor’s family. (Yan komşumuzun ailesindeki gizemi hiçbirimiz anlayamadık.)
She does not tell anything about her life, her family, her friends, she always seeks to create a secret. (Hayatı, ailesi, arkadaşları hakkında hiçbir şey anlatmaz, her zaman bir gizem yaratmaya çalışır.)
She never shows her diary to me, it always creates a mystery and I always wonder. (Günlüğünü bana hiç göstermiyor, hep bir gizem yaratıyor ve hep merak ediyorum.)
Student: What does secret means? (Öğrenci: Secret ne demek?) Teacher: Secret means mystery. (Öğretmen: Secret gizem demektir.)