fail (fiil)

  1. Başarısız olmak, başarısızlığa uğramak, becerememek
  • Unfortunately, I have failed in this project because of the language barrier.

(Maalesef dil bariyerinden dolayı bu projede başarısız oldum.)

  • It seems to me she will fail in this class unless she works hard.

(Bana öyle geliyor ki eğer çok çalışmazsa bu derste başarısızlığa uğrayacak.)

  • We have to get to a gas station as soon as possible because we will fail to reach it after a few of kilometers.

(Bir an önce bir benzin istasyonuna gitmemiz gerekiyor çünkü bir kaç kilometre sonra ulaşmayı başaramayacağız.)

  1. Bitmek, tükenmek
  • If it won’t rain in three weeks, water supplies of the city can be failed.

(Eğer üç hafta içerisinde yağmur düşmezse, şehrin su kaynakları bitebilir.)

  1. Hayal kırıklığına uğratmak
  • You need to fix yourself because you are failing your friends with your selfish and unpolite behaviors.

(Kendine çeki düzen vermen gerekiyor çünkü bencil ve kaba davranışlarınla arkadaşlarını hayal kırıklığına uğratıyorsun.)

Fail Kelimesi ile Eş Anlamlı Kelimeler

  • Break
  • Break down
  • Conk
  • Crash
  • Cut out
  • Die
  • Give out
  • Stall
Akıcı İngilizce Konuşmaya Hazır Mısın? 3 Ayda İngilizce Öğren!
57 SAATTE AKICI İNGİLİZCE