Export Türkçe ne demek?

export (isim)

  1. ihracat, ihraç, dışsatım
  • Thanks to the export from China in ancient times, we were able to use gunpowder in our weapons.
    (Antik çağlarda Çin’den ihracat sayesinde, silahlarımızda barut kullanabildik.)

export (fiil)

  1. ihraç etmek, dışsatım yapmak
  • Turkey generally exports agricultural products due to its having fertile lands.
    (Türkiye verimli toprakları olması sebebiyle genellikle tarım ürünleri ihraç eder.)
  • Student: What does export means?
    (Öğrenci: Export ne demek?)
    Teacher: Export means to sell abroad.
    (Öğretmen: Export dışa satmak demektir.)

export (sıfat)

  1. ihraç edilen
  • The export technological devices gained a lot of money to the economy of our country.
    (İhraç edilen teknolojik aletler ülkemizin ekonomisine çok para kazandırdı.)
  • Have you seen his brand new export car?
    (Onun ihraç edilen yeni aracını gördün mü?)

Export ile İlgili Deyimler

Export sth. to sth.

  1. bir şeyi bir yere ihraç ettirmek
  • If only we had been able to export these products to the United States, we would be rich as much as we can imagine right now.
    (Eğer bu ürünleri Amerika Birleşik Devletleri’ne ihraç edebilmiş olsaydık, şu an hayal edebileceğimiz kadar zengil olabilirdik.)

Eş Anlamlı Kelimeler

  • sell abroad
  • sell overseas
  • transport
  • ship
  • freight
  • ship out
  • trade internationally
  • send abroad
  • send overseas
  • market internationally

Zıt Anlamlı Kelimeler

  • import
  • hold
  • keep
  • buy
  • purchase
  • receive

Yorum Yaz

Akıcı İngilizce Konuşmaya Hazır Mısın? 3 Ayda İngilizce Öğren!
57 SAATTE AKICI İNGİLİZCE