bugün, günümüz, bugüne ilişkin, zamane, içinde olduğumuz dönem
When my fiancee’s exam passed awful today, I immediately went to support her. (Nişanlımın sınavı bugün kötü geçtiğinde, hemen ona destek olmaya gittim.)
The value of today is always understood in the tomorrow. (Bugünün değeri her zaman yarın anlaşılır.)
Today is the day that I felt happy. (Bugün mutlu hissettiğim gündür.)
Today’s young people spend the best years of their youth with anxiety for the future. (Günümüz gençleri, gençliklerinin en güzel yıllarını gelecek kaygısıyla geçiriyor.)
With the board decision given today, the sale of the company’s shares started. (Bugün verilen yönetim kurulu kararı ile şirket hisselerinin satışına başlandı.)
Student: What does today means? (Öğrenci: Today ne demek?) Teacher: Today means present. (Öğretmen: Today günümüz demektir.)
Today Kelimesinin Diğer Sözcüklerle Oluşturduğu Yapılar