Müthiş Yeni Metot Süper Kolay ve Mega Hızlı İngilizce Öğretiyor

Lingusta İngilizce derslerini ücretsiz deneyin ve Türkiye'nin kullandığı yeni dil eğitim metodunu şimdi keşfedin.

ÜCRETSİZ DERSLER

trend (isim)

  1. Akım, moda
  • Hot colours is the new trend in fashion.

(Sıcak renkler şimdi yeni moda.)

  • The new trends in public health had shown up after the pandemic.

(Pandemiden sonra halk sağlığı alanında yeni akımlar ortaya çıkmaya başladı.)

  • Posting childhood photos became a new trend in social media.

(Çocukluk fotoğraflarını paylaşmak sosyal medyada yeni bir trend haline geldi.)

  1. Yönelim, meyil
  • The trend of the valley reach out toward the coastline.

(Vadinin yönelimi sahil şeridine kadar uzanmaktadır.)

trend (ekonomi)

  1. İndeks, eğilim
  • The oil prices are in an increasing trend.

(Petrol fiyatları yükselme eğiliminde.)

trend (fiil)

  1. Eğilim göstermek
  • Opinions of Europeans are trending to shift to the right wing.

(Avrupalıların siyasi görüşleri sağ kanada kayma eğilimi gösteriyor.)

  • The oil prices are trending an increase.

(Petrol fiyatları yükselme eğilimi gösteriyor.)

  1. Meyletmek
  • The valley trends towards the coastline.

(Vadi kıyı şeridine doğru meyletmektedir.)

Trend İçin Eş Anlamlı Kelimeler

  • Direction
  • Drift
  • Tendency
  • Buzz
  • Incline
  • Tend